Dişler, dişeti hastalığı, çürük, kaza vs sebeplerle kaybedilebilir. İmplant tedavisiyle bu boşluklara hastanın kendine aitmiş gibi ”diş” yapılabilir. Çene gelişimini tamamlamış ve genel sağlık durumu iyi olan her hastaya implant tedavisi uygulanabilir. Nadir görülen sağlık problemlerine sahip hastalar dışında iyi bir ağız hijyenine sahip, diğer dental problemleri giderilmiş hastalarda, implant tedavisi uzun yıllardır çok yüksek başarı oranıyla uygulanmaktadır. İleri cerrahi ve görüntüleme tekniklerinin gelişmesi implant için yetersiz kemik kavramını geçersiz kılmıştır. Tedavi sırasında çok acı hisseder miyim? Seanslar ne kadar sürer? İmplant tedavisi sırasında ve sonrasında hasta çok fazla ağrı hissetmez. Bu ağrı diş çekilirken hissedilen ağrıya neredeyse eşittir. Yani hasta açısından gayet konforlu bir operasyondur. Ayrıca normal bir vakada implantın yerleştirilme süresi yaklaşık olarak 20-30 dakikadır. İmplant sonrası yüzümde morarma yada şişlik olur mu? Yapılan cerrahi işlem sonrası oluşan morluğun ve şişliğin derecesi, işlenmin büyüklüğüne ve zorluğuna bağlıdır. Ayrıca işlemin süresi ve hastanın doku hassasiyetiyle de ilgilidir. Çok fazla şişlik olmamasıyla birlikte morarma da çok nadir görülür.

Aksine son zamanlarda ağız ve diş sağlığındaki gelişmeler sayesinde çok kısa bir sürede ağrısız sızısız beyaz ve özgüvenli bir gülüşe sahip olmanızı sağlamaktadır.

Diş temizliğinin iyi yapılmadığı yerlerde biriken yemek atıklarının oluşturduğu plakların, tükürük mineralleriyle birleşip sertleşmesiyle diş taşları oluşur. Diş taşlarının temizlenmemesi diş ve dişeti için tehdit oluşturur. Bu yüzden mutlaka temizlenmelidirler. Diş taşı temizliğinin herhangi bir zararı yoktur aksine dişeti sağlığı için kesinlikle yapılması gereken bir işlemdir.

Hamilelik dönemi 3 trimester’a (aylık dönemlere) ayrılır. İkinci trimester dönemi (4.-6. aylık dönem) diş tedavisi için uygundur. Diğer dönemlerde yapılması planlanan acil tedaviler için mutlaka kadın doğum doktoruna danışılmalıdır. Hormonal değişiklikler sonucunda hamilelik döneminde diş etlerinde şişme ve kanamalar meydana gelebilir. Bu nedenle hamilelik döneminde oral hijyene özellikle dikkat edilmelidir.

Tedavi sırasında genellikle lokal anestezi tercih edilir. Lokal anestezi işlemi genel anestezi işlemine göre çok daha kolay bir işlemdir, karmaşık değildir. Genel anestezide komplikasyon riski ve maliyet çok yüksektir. Bu gibi nedenlerden dolayı genel anestezi ancak ileri psikiyatrik sorunları olanlarda, uyumsuz çocuklarda vs ameliyathane ortamında uygulanmaktadır.

Dişetlerinin diş fırçalarken kanaması dişeti iltihabının en önemli göstergesidir. Mutlaka diş hekimine muayene olunmalıdır.

Ağız kokusunun en yaygın nedenleri dişeti iltihabı, düzenli diş fırçalamamak ve diş çürükleridir. Ayrıca 20 yaş dişlerinin etrafında biriken plağın temizlenmesi çok zor olduğu için bu da ağız kokusuna neden olmaktadır.

Gömülü olarak bulunan 20 yaş dişlerinin sorun çıkarıp çıkarmayacağı önceden bilinemez. Problem ortaya çıktığında ise tedavi daha ağrılı ve komplike olabilir. Bunun yanı sıra gömülü 20 yaş dişleri ağrıya, çenede şişliğe, ağız açma kısıtlığına ve yutkunmada zorluğa neden olabilir.

Diş sıkmayı (bruksizm) engelleyen gece plakları tercih edilebilir. Ayrıca çiğneme kaslarına uygulanan botokslarda oldukça diş sıkma üzerinde etkilidir.